Afetlerin Sosyal Etkilerine ve Afet Sonrası Sürece İlişkin Bir Değerlendirme

Afetlerin Sosyal Etkilerine ve Afet Sonrası Sürece İlişkin Bir Değerlendirme

Afetlerin Sosyal Etkilerine ve Afet Sonrası Sürece İlişkin Bir Değerlendirme

14 Mart 2023


Afetler fiziksel olarak ortaya çıksalar da sonuçları itibariyle toplumsal bir boyuta sahiptir. Afetlerin toplumsal boyutları ve toplumsal alanda meydana getirdiği etkiler ayrıntılı bir analiz yapmayı gerektirmektedir. Olağanüstü süreçlere neden olan afetler toplumsal yapıda önemli değişimlere neden olmakla birlikte toplumsal alana ilişkin bazı hususların daha da görünürlük kazanmasına imkân sağlamaktadır. Her bir afet kendine özgü toplumsal sonuçlar ortaya çıkarsa da genellikle afetlerin ortak etkiler doğurduğunu, toplumsal alan üzerinde benzer değişikliklere neden olduğunu söylemek mümkündür.

Geçmişte yaşanan afetlerin olası toplumsal sonuçlarını ve etkilerini incelemek herhangi bir yerde yaşanan afetin sosyal sonuçlarına yönelik önemli bilgiler verecektir. Türkiye’de yaşanan depremin sonuçlarına ilişkin önemli veriler ortaya koymak da genel olarak afetlerin toplumlar üzerinde yarattığı etkiyi gösteren çalışmaların ele alınmasıyla mümkün gözükmektedir. Yaşanan afet sonrası sosyal planlamanın daha sağlıklı hale getirilmesi de daha öncesinde afetlerle ilgili yaşanan zorlukların ve durumların saptandığı çalışmaların değerlendirilmesiyle mümkündür. Bu bağlamda dünya genelindeki afetlere yönelik yapılmış çalışmalar oldukça önemlidir.

Bu çalışma kapsamında dünya genelinde afetlerin sosyolojik açıdan hangi bağlamlara odaklandığına yönelik bir literatür taraması gerçekleştirmiştir. Afetlerin toplum üzerinde oluşturduğu etkiler nelerdir? Afet süreçlerinde ve afet sonrası süreçlerde hangi zorluklar ve sıkıntılar yaşanmaktadır? Afet sonrası süreçte yeniden yapılanma nasıl gerçekleşmelidir? gibi sorulara afetlerin dünya genelinde tartışıldığı bağlamlar ve afetlerin toplumsal etkileri açısından öne çıkan hususlar ortaya koyularak cevap bulunmaya çalışılacaktır.

 

Afetlerle İlgili Dünya Genelinde Yapılmış Çalışmalar

Afetlerin Psikososyal Etkileri

Afetler öncelikle psikososyal etkilerin ortaya çıktığı toplumsal olaylardır. Yapılan çalışmalar afetlerin geniş kapsamlı psikososyal etkileri olduğunu, afet sonrası hastalanma durumunun ve savunmasızlığın afeti yaşayan bireylerde daha yüksek olduğu ortaya koymaktadır.

O'Connell, Abbott, Beyaz (2017) Haiti ve Endonezya’da afet sonrası duygulara yönelik yaptıkları çalışmalarında genel olarak afetlere ilişkin önemli bir korku duygusunun oluştuğu sonucuna ulaşmıştır. Bununla birlikte farklı etkenlere bağlı olarak Haitili ve Endonezyalı kişilerin duygu düzeylerinde değişiklik olduğu da çalışmada ortaya çıkmıştır. Haitililerin afetlere ilişkin korku ve kontrol kaybı duygularına daha çok sahip olduğu Endonezyalıların ise daha az korku duygusu yaşadığı gözlemlenmiştir. Çalışmaya göre Haiti'de kişilerin yaşamıyla ilgili çok fazla riskin bulunması duyulan korkunun sadece afetlere yönelik olmaması sonucuna yol açmıştır. Bu sonuç ise afetlerden etkilenmenin ve yaşanan duygusal tepkilerin toplumların genel olarak yaşadıkları olumsuz durumların yoğunluğuna ve sahip olduğu risklere bağlı olarak değişkenliğini ortaya koymaktadır. Diğer taraftan Endonezyalılar felaketten sorumlu tuttukları kişilerin bir şekilde bundan kurtulacağını düşündükleri için daha fazla öfkeli olduklarını belirtmiştir.

Gill, Ritchie, Picou, Rohling, Long, Shenesey (2013) iki farklı petrol sızıntısı felaketi sonrasında kişilerin yaşadıkları psikososyal durumlara yönelik yaptıkları çalışmalarında genel olarak kolektif stresin ortaya çıktığını, psikososyal travma ve tazminat ve adalet için karmaşık ve kişisel olmayan bürokratik ve adli sistemlerle uğraşmaktan kaynaklanan stresin yoğun olduğunu ortaya koymuştur.

Yamamura, Tsutsui, Yamane, Yamane, Powdthavee (2015) 2011 Büyük Doğu Japonya Depremi öncesi ve sonrasına odaklandıkları çalışmalarında 2009–2012 döneminde Japonya'dan verileri kullanarak ve aynı bireyleri depremden önce ve sonra karşılaştırarak güven ve mutluluk arasındaki ilişkinin Büyük Doğu Japonya depreminden nasıl etkilendiğini incelemeye çalışmaktadır. Güven ve mutluluk arasında istatistiksel olarak pozitif bir ilişki olduğunu ve bu ilişkinin felaketle güçlendiğini göstermiştir. Sosyal güvenin, afetle ilgili şokun mutluluk gibi psikolojik durumlar üzerindeki etkisini hafifleten resmî kurumlar ve piyasaların yerine geçtiğini ve güvenin, toplulukları çok daha dayanıklı, iş birliğine daha yatkın hale getirdiğini savunmaktadır.

Diğer taraftan Bonanno, Galea, Bucciarelli, Vlahov (2006) tarafından yapılan çalışmada 11 Eylül terör saldırısını takip eden 6 ay boyunca New York bölgesi sakinlerinden oluşan büyük bir örneklem arasında travma sonrası stres bozukluğuna odaklanılmıştır. Çalışmada pek çok katılımcının, özellikle sıkıntı yüksek olduğunda stres bozukluğu yaşadığı ortaya çıksa da örneklemin %65'inde dayanıklılık gözlemlenmiştir. Dayanıklılığın afete daha fazla maruz kalan bireyler arasında daha az yaygın olduğu ortaya çıkmıştır.

Afetlerin Toplumsal Yapı Üzerine Etkileri

Afetlerin toplum üzerindeki etkisi kendisini toplumsal kurumlar üzerinde etkiler temelinde de ortaya koymaktadır. Çalışmalar afetlerin aile, siyaset, ekonomi gibi toplumun işleyişini mümkün kılan unsurlar üzerinde değişimler ve farklılıklar oluşturduğunu dikkat çekmektedir. Afet sürecinde siyaset temelinde üzerinde durulan en önemli değişim bu süreçte ortaya çıkan yardım çabalarının sivil toplum, devlet ve vatandaş arasında ilişki üzerinde meydana getirdiği etkidir. Bu konuda yapılan çalışmalar afet süreçlerinde ve sonrasında hükümet ve halk arasındaki iletişimi, sivil toplumun durumu ve sivil toplum kuruluşları üzerine odaklanmaktadır.

Shaw, Goda, (2004) Japonya'da yaşanan Kobe depreminin yerel yönetim ile bölge sakinleri arasındaki iş birliğini geliştirdiğini, Japon toplumunda insanların karar alma sürecine katılımında önemli bir artış meydana geldiğini ortaya koyar. Çalışma Japonya'da yaşanan Kobe depreminin Japon toplumunda neden olduğu değişikliklere odaklanır. Bunlar gönüllü ve hükümet dışı faaliyetlerde artış ve yerel yönetim ile bölge sakinleri arasındaki iş birliğinin geliştirilmesidir. Japon toplumu için araştırma insanların karar alma sürecine katılımı önemli bir başarı olarak değerlendirir. Afetler sonrası sivil toplumla ilgili önemli tartışmalar ortaya koyan başka çalışmalar da mevcuttur (Hasegawa, 2014).

Diğer taraftan afetlerin siyasal güven üzerinde oluşturduğu etkiler de yine çalışmalarda öne çıkan bir başka husustur. You, Huang, Zhuan tarafından (2020) yapılan çalışmalardan birisi doğal afetlerden sonra Çin’de siyasal güvenin etkilenme durumuna odaklanmaktadır. Saha çalışması neticesinde Çin’de her seviyedeki hükümet yetkililerine halkın güveninin depremden sonra önemli ölçüde arttığı ortaya koyulmuştur. Yerel yönetimlerin, devlet yetkililerinden daha çok güven artışı elde ettikleri ortaya çıkarılmıştır Bir başka çalışma ise yardım çabalarının sivil toplumu güçlendirirken diğer taraftan sivil toplum ve onları yöneten kurumlardaki ve bu kuruluşların güven ve kapasite eksikliği gibi daha fazla gelişmeyi engelleyen zayıflıklarının da olduğunu ortaya koymuştur (Teets, 2009).

Afetler ekonomi üzerinde de önemli etkilere sebep olmaktadır. Bu bağlamda yapılan çalışmalar afetler sonrası fiziksel hasarın maliyetine odaklanmakla birlikte dolaylı ve ikincil ekonomik etkilere de vurgu yapmaktadır. Bu çalışmalar afetlerin işletmelerin, sermayenin, altyapının, mahsullerin, çiftlik hayvanlarının yok olmasıyla birlikte ekonomik faaliyetlerin kesintiye uğraması ve ekonomik üretim ve tüketimdeki kısa ve uzun vadeli ekonomik kayıpları incelemektedir.

Dahlhamer, Tierney (1998) tarafından yapılan bir çalışma ekonomik felaketten kurtarma ile ilgili süreçler ve sonuçlar hakkında çok az sistematik araştırma yapıldığını belirterek özel sektördeki toparlanmanın belirleyicilerini keşfederek bu boşluğu doldurmaya çalışmaktadır. 1994 Northridge depreminden etkilenen firmaların afet sonrası toparlanma süreçlerine odaklanmaktadır. Bu toparlanmada işletme büyüklüğünün, deprem nedeniyle işletme faaliyetlerinin aksamasının, depremin sarsıntı şiddetinin ve dış afet sonrası yardımın kullanılmasının önemli belirleyiciler olduğunu ortaya koymuştur.

Doğal afetlerin gelir eşitsizliği üzerinde etkisine yönelik yaptıkları çalışmada Keerthiratne ve Tol (2018) sektörlere bağlı olarak eşitsizlik üzerinde oluşan etkiye odaklanmaktadır. Çalışma afetlerin mevsimsel olmayan tarımsal ve tarım dışı gelir eşitsizliğini azaltırken, mevsimsel tarımsal gelir eşitsizliğini artırdığını sonucuna ulaşmıştır. Daha zengin hanelerin geliri, esas olarak imalat ve ticari faaliyetler ile mevsimlik olmayan tarımsal faaliyetler gibi tarım dışı kaynaklardan elde edilmektedir. Yoksul hanelerin tarımsal gelirden aldığı payın daha yüksek olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.

Diğer taraftan afetin ikincil etkilerine yönelik olarak Klomp ve Valckx’ın (2014) kişi başına ekonomik büyüme açısından doğal afetlerin ekonomik etkilerine odaklandıkları araştırmalarında doğal afetlerin büyüme üzerinde önemli bir olumsuz etkiye sahip olduğunu, bu etkinin zamanla arttığını ve gelişmekte olan ülkelerdeki afetler için bu etkinin daha yüksek olduğunu belirtmektedir. Fakat bununla birlikte diğer taraftan Cavallo, Galiani, Noy, Pantano (2013) yaptıkları çalışmada yalnızca çok büyük felaketlerin hem kısa hem de uzun vadede olumsuz bir etkiye sahip olduğunu; bunun ise felaketleri radikal siyasi devrimlerin takip ettiği iki olayla ilişkili olduğunu göstermektedir. Çalışma aşırı büyük felaketlerin bile ekonomik büyüme üzerinde önemli bir etki göstermediğini belirtmektedir.

Bu durumun ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlı olarak değişiklik gösterdiğini belirtmek mümkündür. Han, Enver, Sorkodie vd. (2023) yaptıkları çalışmalarında afetlerin ekonomik etkisinin, düşük gelirli ülkelerde nispeten yüksek, yüksek ve orta-üst gelirli ülkelerde ise hafif olduğunu ortaya koymaya çalışmıştır. Altyapı gelişimi, sermaye ve küresel alana açılmanın gelir grupları arasında ekonomik büyümeyi etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma bu nedenle sosyo-ekonomik politikaların güçlendirilmesi, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki savunmasız ve yoksul yerleşim yerlerinde ekonomik kayıpları azaltabileceğine dikkat çekmektedir.

Afetlerin eğitim üzerindeki etkilerine yönelik bir başka çalışma 1988 depreminin Nepal'deki eğitim sonuçları üzerindeki uzun vadeli etkisini odaklanmaktadır. Çalışma depremden ciddi şekilde etkilenen bölgelerde doğan çocukların ortaokulu tamamlama olasılıklarının %13,8 ve liseyi tamamlama olasılıklarının %10 daha düşük olduğunu göstermektir (Paudel Ryu, 2018). Bununla birlikte, çalışma Nepal’de alt gelir ve düşük kast gruplarına ait çocukların ortaokulu tamamlama olasılığının %17,6 ve liseyi tamamlama olasılığının ise %11,9 daha düşük olduğunu ortaya koymuştur. Erkek bebeklerin kız bebeklere göre önemli ölçüde daha iyi bir akademik başarıya ulaştığı da ortaya çıkan bir başka sonuçtur. Bu durum afetlerin sosyal sınıflar arasındaki eşitsizliği daha da genişlettiğini ortaya koymaktadır.

Afetlerin toplum üzerinde oluşturduğu etkilere yönelik yapılan çalışmalar o afetin meydana geldiği şehirde yaşanan dönüşüme de odaklanmaktadır. Hori, Tsumuraya, Kanamori, Maeda, Yabe, Niwa (2014) 2011'de yaşanan, Büyük Doğu Japonya Depremi ve beraberindeki tsunami neticesinde Minamisoma şehrinin yaşlanmasının hızlandığını, gençlerin bölgeyi terk ettiğini ve çalışmayı bıraktığını ve bunun neticesinde şehrin işçi sıkıntısı çektiğini ortaya koymuştur. Aynı zamanda çalışma afet sonrası çocuklar ve annelerin daha fazla zorluk yaşarken, şehirde destek bulamadıklarını ve şehrin sakinlerinin üzerindeki psikolojik yüklerin oldukça ağır olduğunu ortaya koymuştur.

 

Afetler ve Dezavantajlı Gruplar

Afetler toplumsal yapı üzerinde önemli değişimler oluşturmakla birlikte aynı zamanda toplumsal alan üzerinde mevcut olanı daha da belirgin duruma getirmektedir. Bu bağlamda literatürde öne çıkan çalışmalar özellikle sosyal eşitsizliğin afetler sonrası süreçte yeniden yaratılması üzerinedir. Becchetti ve Castriota (2010) yaptıkları çalışmalarında 2004 yılında Sri Lanks’daki tsunaminin sonuçlarını değerlendirmekte ve bu etkinin kişilerin yoksulluk düzeyine göre farklılık gösterip göstermediğini odaklanmaktadır. Çalışmaya göre yoksullar çeşitli yetersiz tasarruf, sigorta mekanizmalarının olmaması, kötü çalışan altyapı gibi faktörler nedeniyle hem ekonomik hem de psikolojik olarak afetlerden en çok zarar görenler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Karki, Matthewman, Grayman (2022) deprem sonrası alanın yalnızca bir yeniden yapılanma alanı olmadığını, aynı zamanda toplumsal eşitsizliği yeniden üreten rekabet, mücadeleler ve kâr maksimizasyonu için toplumsal bir arena olduğunu ele almaktadır. Aryal (2022) 2015 Nepal depreminin yeniden yapılanma ve kent inşasında eşitsizliğin yeniden üretilmesine odaklanmıştır. Afet sonrasında farklı sınıflara ve kast ve etnik gruplara ait özel evlerin yeniden inşasında eşitsizlik konularını araştıran bu çalışma halk tarafından inşa edilen geçici sığınakların, mağdurların yeniden inşa için eşit olmayan kapasitelerini ve ayrıca mevcut sosyal eşitsizliği ortaya çıkardığını belirtir. Kaynaklara erişimi olanlar evlerini kolayca inşa edebilir, ancak yoksulların yeniden inşada önemli zorluklarla karşılaştıkları belirtilmektedir.

Bunun dışında Horton (2012) toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin afetlerden sonra nasıl devam ettiğini ve hatta şiddetlenebileceğini çalışmasında ortaya koyar. Haiti'de yaşanan deprem sonrasına odaklanan çalışma kadınların bu afet olgusunu erkeklerden farklı deneyimledikleri ve iyileşme ve yeniden yapılanma sürecinde cinsiyete özgü zorluklarla karşılaştıklarını ortaya koymaya çalışmaktadır.

Çalışmalarda odaklanılan bir başka husus yaşlıların afet sonrası yaşadıkları etkilenme düzeylerine yöneliktir (Barratt (2007-2008). Ngo (2001) çalışmasında kayıp, ihtiyaç, kayıp algısı, bağımsızlığa yönelik tehditler, psikolojik savunmasızlık, hastalık ve ölüm oranlarının yaşlı ve yaşlı olmayan afet kurbanları arasındaki farklı savunmasızlık alanlarını ortaya çıkardığını belirtmektedir. Ngo yaşlıların afetlere karşı savunmasızlığının en aza indirilmesi için yaşlı nüfusun belirli ihtiyaçları ve özelliklerinin iyi bir şekilde anlaşılmasını ve onların savunmasızlığına yol açan risk faktörlerinin tanımlanmasını gerektirdiğini ifade etmektedir. Bu durum etkili afet politikaları için gerekli görülmektedir.

 

Afet Sonrası Yeniden Yapılanma Süreci

Afet sürecinde üzerinde durulan önemli konulardan bir başkası afet sonrası süreçte yeniden yapılanma ve yeniden yapılanmanın önemli boyutlarından birisi olan kentlerin yeniden inşası sürecidir. Çalışmalar yeniden inşa sürecinin teknik boyutunun önemli olmakla birlikte toplumsal boyutunun ihmal edilmemesine dikkat çekmektedir. Sukhwani, Napitupulu, Jingnan, Yamaji, Shaw (2021) tarafından yapılan bir çalışma büyük ölçekli afetlerin ardından inşa edilen toplu konutların kültürel açıdan yeterliliği meselesi üzerinde durmaktadır. Sichuan depremi (2008), Merapi patlaması 2010 (Endonezya) ve Tohoku depremi ve tsunami 2011 (Japonya) sonrasındaki yapılan konut inşalarına odaklanan çalışma afet sonrası dönemle ilgili belirsizliğin genellikle sosyo-kültürel özellikleri bir kenara bıraktığını belirtir. Japonya'daki inşa edilen evlerin Japon sosyokültürel özelliklerinden farklı olarak bireysel yaşam tarzını teşvik ettiğini belirten çalışma bu durumun afet kurbanlarının psikolojik açıdan iyileşmesini zorlaştırdığını da ifade eder. Bunun dışında yeniden inşa sürecinde yapılan binaların teknik ayrıntılara odaklanırken günlük yaşamın yerel gerçeklerini göz ardı ettiğini gösteren başka çalışmalar da mevcuttur (Karki, Matthewman, Grayman, 2022).

Diğer taraftan Bijaya (2008) Nepal’de kırsal alanda özel konutların afet sonrası yeniden inşasının toplumsal yaşamda bıraktığı etkiyi açıklamaya çalıştığı çalışması afet mağdurlarının inşa edilen binalar sebebiyle yaşamlarındaki değişimlere odaklanır. Yapılan evler sebebiyle kişilerin giderlerinde daha fazla bir artış yaşandığını belirten çalışma deprem öncesi dönemde gelirin daha yüksek, harcamanın daha azken, sonrası dönemde giderlerin arttığını belirtmektedir.

 

Afet Sonrası Yeniden Yapılanma Sürecinde Toplumsal Sermayenin Rolü

Afet çalışmalarının afetlerin toplumsal alan üzerinde etkileri dışında odaklandığı bir başka husus afet sonrası sürecin yeniden yapılanması ve bu süreçte rol oynayan hususların ortaya koyulmasıdır. Sosyal sermaye, akrabalık ilişkileri, aile birliktelikleri afet sonrası sosyal gerçekliğin inşasında önemli bir rolü yerine getirmektedir. Bu bağlamda afet sonrası toparlanma ve afet sonrası etkilere direnç hususunda öne çıkan konulardan birisi sosyal sermayenin afet sonrası süreçteki rolüdür.

Samonte (2021), afet araştırmalarında sosyal bir birim olarak ailenin rolüne odaklanmakta; afete dayanıklılık konusunda aileyi temel almaktadır. Çalışma afet sonrası yer değiştirme ortamında ailenin dayanıklılığının hayati bir belirleyici olduğu belirtir. Bir ailenin olumsuz bir olayın üstesinden gelme ve daha güçlü, daha becerikli ve daha güvenli bir şekilde bireylerini yönlendirme kapasitesi ailenin dayanıklılığı anlamına geldiğini belirtir. Böyle bir çerçevenin kullanılmasının ise afet sonrası yer değiştirme konusunda kurumsal reformların hazırlanmasında politika yapıcılara rehberlik edeceğini ifade etmektedir.

Tatsuki, Hayashi (2009) iyileşme döneminde hem bireysel hem de sosyal güveni en fazla kullanabilen ailelerin, mevcut bireysel iyileşmeyi desteklemede en işlevsel olanlar olduğuna dikkat çeker. Olağanüstü dönemde yüksek uyum ve net bir liderlik yapısı sergileyen aileler bu süreçte daha kolay iyileşmişlerdir. İyileşme döneminde dengeli bir uyum bildiren aileler, mevcut bireysel iyileşmeyi desteklemede ve mevcut stresi hafifletmede en uyumlu olanlardır.

Aile ve akrabalık ilişkileri dışında bir toplumda travmatik hafızaya bağlı sosyal sermayenin de iyileşme sürecinde etkili olduğu çalışmalarda ortaya koyulan hususlardandır. Wright, Storr, (2011) yaptıkları çalışmalarında toplu anlatılar biçimindeki sosyal sermayenin afet sonrası toparlanmayı nasıl etkilediğine odaklanmaktadır. Kolektif anlatıların bireylerin benimsediği iyileşme stratejilerini şekillendirebileceğini savunur.

Diğer taraftan Atsumi (2014) tarafından yapılan çalışma ise afetten etkilenen bölgeler arasındaki sosyal ve psikolojik yardımlaşmalara ve borçlu kalmak istememe duygusunda olan kişilerin bu duygularını başkalarına yardım ederek ortadan kaldırmalarına odaklanmaktadır. Çalışma mevcut afet hafızasının başkalarıyla paylaşılmasının yeni afetzedelere iyi gelmekle birlikte eski afetzedeleri de rahatlattığını belirtir.  Araştırma önceki felaketlerden kurtulanların borçlarını geriye değil ileriye doğru ödemelerine izin vermek için bir fırsat olduğunu göstermeye çalışmıştır. Bunu tanımlamak için ileri ödeme ağı kavramını kullanmıştır. Önceki felaketlerde hayatta kalanlar, bir felaketten sağ çıkmanın duygularını şimdiki hayatta kalanlarla paylaştıklarından, bu, eskilere geçmişte aldıkları nezaket ve şefkat duygularının aynısını verme imkânı sağlamaktadır.

 

Diğer Çalışmalar

Bunun dışında yapılan çalışmalar konutların yeniden inşasında kaynaklarla ilgili ekonomik zorlukları (Chang, Wilkinson, Potangaroa, Seville, 2010), hızlı bir şekilde somut sonuçlar üretme ihtiyacının çok sayıda paydaş ve dahil olan kaynaklarla birleştiğinde, kararların merkezileştirildiği ve keyfi standartların dayatıldığı büyük ölçüde yukarıdan aşağıya bir karar ortamı yarattığını (Daly, Brassard, 2011), yetersiz kalıcı konut alanı planlamasının yapıldığını, düzensiz konutların inşa edildiğini ve standart altı inşaatlar oluştuğunu (Tsai, Ochiai, 2022) belirtmektedir.

Afet sonrası iyileşme için neler yapılması gerektiğini odaklanan diğer çalışmalardan bazıları ise afetzedelere erken ve orta vadeli müdahale çabalarına rehberlik etmek için kullanılması gereken güvenlik duygusu, sakinleştirme, kendi kendine ve toplum için yeterlik duygusu, umut gibi iyileştirme stratejilerine (Hobfoll, Watson, Bell vd., 2007), dirençli bir iyileşme için faydalı olan, afet sonrası geçim kaynaklarını canlandırma üzere ekonomik iyileşme yöntemlerine dikkat çeker (Lin, Lin, 2020)

Afetler neticesinde odaklanılan bir başka konu da olağanüstü bir sürece müdahale edilirken ortaya çıkan imkanlarla ilgilenmektedir. Fehr (2022) Nepal'deki 2015 depremlerinin ardından yüzlerce STK’nin nasıl bir “afet sonrası kalkınma dalgası” olarak işlediğini ortaya koymakta, Wang (2013) ülkeler arasında uluslararası karşılıklı yardıma odaklanırken küresel iş birliği için olası imkanları ve yönleri belirlemeyi amaçlamaktadır.

 

Sonuç

Afetler fiziksel etkileri olmakla birlikte sosyal sonuçlara sebep olan önemli toplumsal olaylardır. Yapılan çalışmalar afetlerin toplumsal yapı üzerindeki etkilerinin çok boyutlu olarak ortaya çıktığını göstermektedir. Ekonomi, siyaset, eğitim ve toplumun diğer alanlarında afetler önemli etkiler meydana getirmiştir. Bu etkilerin kısa süreli olmakla birlikte uzun vadeli olarak yaşandığı; afetin yaşandığı bölgelerde ve afeti yaşayan toplumun tamamında ortaya çıktığı görülmektedir. Uzun vadeli etkilerin ortaya çıkması belirli bir zamanın geçmesini gerektirmekle birlikte afet literatürü temelinde kısa süreçte ortaya çıkan etkiler ve uzun süreçte ortaya çıkacak olan olası etkilerden bahsetmek mümkündür.

Yapılan çalışmalarda afetin yaşandığı ilk süreçte insanları yönlendiren temel şeyin genellikle duygular olduğunu; korku ve kaygının bu sürecin belirleyicisi olduğu ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte afetin kolektif bir travma yarattığı da ortaya koyulmuştur. Fakat travmatik durumun kalıcı ya da geçici olma durumu; hangi gruplarda daha etkili olacağı uzun sürede ortaya çıkacak bir etki olarak karşımıza çıkmaktadır. Toplumsal güvenin değişkenliği de yine yapılan çalışmalar aracılığıyla afetin ilk süreçlerinde ortaya çıkan önemli bir husustur.

Bu bağlamda Türkiye’nin 6 Şubat depreminin kısa vadede korku ve kaygı oluşturmasının, güven konusundaki kırılganlık yaratmasının ve kolektif bir travma oluşturmasının olağan bir durum olarak görülmesi mümkündür. Bu hususların kalıcı etkileri afet sonrası süreçte yapılacak çalışmalarla ortaya koyulabilir.

Diğer taraftan afet literatürü Türkiye’de yaşanan deprem özelinde neler olacağına yönelik tahminlerde bulunmaya da imkân sağlamaktadır.  Depremin şehirlerin dönüşümünde, deprem bölgesinde yaşayan insanların etkileşimlerinde ve ilişkilerinde önemli etkiler meydana getireceği söylenebilir. Afetten etkilenen öğrencilerin eğitim süreçlerinin uzun vadede akademik başarıları üzerinde bir etki meydana getireceği ve bir toplumsal eşitsizlik yaratacağı da öngörülebilir. Ekonomik açıdan alt grupların daha çok bu süreçten etkileneceği, toplumsal eşitsizliklerin yeniden üretileceği de dünya genelinde afetlerin toplumsal açıdan oluşturduğu etkilerdir.

Afet literatürü öngörülerle birlikte uzun vadede yanıtlanacak ve tartışılacak pek çok meselenin oluşacağını da ortaya koymaktadır. Türkiye’de yaşanan afetin sosyal eşitsizlikler üzerinde ne tür etkiler meydana getireceği, bu süreç neticesinde toplumsal eşitsizliklerin yeniden nasıl üretileceği, kişilerin afet sonrasında hizmetlere erişimi, olumsuz duygularla başa çıkma becerisi, iyileşme tanımları ve iyileşme sürecinde kültürel sermayelerinin, değerlerinin ve inançlarının nasıl bir etkide bulunacağı sorularının uzun vadede cevaplanmayı bekleyen sorular olarak ileriki süreçte karşımıza çıkacağı öngörülebilir.

 

Kaynakça

Atsumi, T. (2014). Relaying support in disaster-affected areas: the social implications of a ‘pay-it-forward’ network, Disasters, 111-229.

Barratt J. (2007-2008). International Perspectives on Aging and Disaster, Generations: Journal of the American Society on Aging, 31 (4), 57-60.

Becchetti L., Castriota S. (2010) The Effects of a Calamity on Income and Wellbeing of Poor Microfinance Borrowers: The Case of the 2004 Tsunami Shock, The Journal of Development Studies, 46 (2), 211-233.

Bijaya R. (2008). Tamangs‟ Housıng Desıgn And Everyday Lıfe: A Study Of Post-Earthquake Gıranchaur Integrated Settlement From Sındupalchok Dıstrıct, Tribhuvan University, Master of Arts in Sociology at Central Department of Sociology.

Bonanno, G. A., Galea, S., Bucciarelli, A., & Vlahov, D. (2006). Psychological Resilience after Disaster: New York City in the Aftermath of the September 11th Terrorist Attack. Psychological Science, 17 (3), 181–186.

Cavallo E., Galiani S., Noy İ., Pantano J. (2013). Catastrophic Natural Disasters and Economic Growth, The Review of Economics and Statistics, 95, (5), 1549-1561.

Chang Y., Wilkinson S., Potangaroa R., Seville E. (2010). Resourcing challenges for post-disaster housing reconstruction: a comparative analysis, Building Research & Information, 38 (3), 247-264.

Dahlhamer J.M, Tierney K.J. (1998) Rebounding from disruptive events: Business recovery following the Northridge earthquake, Sociological Spectrum, 18 (2), 121-141.

Fehr (2022).  Nepal’s Post-Earthquake Development Surge: The Unintended Local Impacts of Reconstruction. Sociology of Development, 8 (3), 272–293.

Gill D., Ritchie L., Picou J.S., Rohling J.L, Long M.A., Shenesey J.W. (2013). The Exxon Valdez and BP Oil Spills: A Comparison of Initial Social and Psychological Impacts, Journal of the International Society for the Prevention and Mitigation of Natural Hazards, 56 (1).

Hobfoll, S.E., Watson P.J., Bell C.C., Bryant R. Vd. (2007). Psychiatry Interpersonal & Biological Processes 70 (4), 283-315.

Hori A, Tsumuraya K, Kanamori R, Maeda M, Yabe H, Niwa S. (2014). Report from Minamisoma City: diversity and complexity of psychological distress in local residents after a nuclear power plant accident, Seishin Shinkeigaku Zasshi. 116 (3) 212-218.

Horton L. (2012). After the earthquake: gender inequality and transformation in post-disaster Haiti, Gender & Development, 20 (2), 295-308.

Karki J., Matthewman S., Grayman J.H (2022). Naya Ghar (A new house): Examining post-earthquake housing reconstruction issues in Nepal, International Journal of Disaster Risk, 78.

Keerthiratne S., Tol R.S.J. (2018). Impact of natural disasters on income inequality in Sri Lanka, World Development, 105, 217-230.

Klomp J. ve Valckx K. (2014). Natural disasters and economic growth: A meta-analysis, Global Environmental Change, 26, 183-195.

Lin P-SS, Lin W-C. (2020). Rebuilding Relocated Tribal Communities Better via Culture: Livelihood and Social Resilience for Disaster Risk Reduction. Sustainability. 12 (11).

Ngo E.B., (2001). When Disasters and Age Collide: Reviewing Vulnerability of the Elderly, Natural Hazards Review 2 (2).

O'Connell, E., Abbott, R.P. and White, R.S. (2017), Emotions and beliefs after a disaster: a comparative analysis of Haiti and Indonesia. Disasters, 41, 803-827.

Paudel J., Ryu H., (2018). Natural disasters and human capital: The case of Nepal’s earthquake, World Development, 111, 1-12.

Samonte, P. (2021). "Understanding the impacts of post-disaster relocation on family dynamics and resilience", International Journal of Disaster Resilience in the Built Environment.

Shaw R., Goda K, (2004). From Disaster to Sustainable Civil Society: The Kobe Experience, Disasters, 28 (1), 16–40.

Sukhwani V., Napitupulu H., Jingnan D., Yamaji M., Shaw R. (2021). Enhancing cultural adequacy in post-disaster temporary housing, Progress in Disaster Science, 11.

Tariq M., Khan İ., Anwar S., vd (2023). Do natural disasters affect economic growth? The role of human capital, foreign direct investment, and infrastructure dynamics, Heliyon, 9 (1).

Tatsuki S., Hayashi H. (2009). Family System Adjustment and Adaptive Reconstruction of Social Reality among the 1995 Earthquake Survivors, The Journal of the Japan Sociological Society, 81-110.

Tsai S.L., Ochiai C., (2022). Lesson Learned in Post-Disaster Reconstruction Project, Urban and Regional Planning Review, 9, 63-79.

Teets J. C. (2009). Post-Earthquake Relief and Reconstruction Efforts: The Emergence of Civil Society in China?, The China Quarterly 198, 330 – 347.

Wang, JJ. (2013). Post-disaster cross-nation mutual aid in natural hazards: case analysis from sociology of disaster and disaster politics perspectives. Nat Hazards 66, 413–438.

Wright C. Storr C. (2011). Social Capital as Collective Narratives and Post-Disaster Community Recovery, Sociological Review 59 (2), 266 – 282.

Yamamura, E., Tsutsui, Y., Yamane, C., Yamane, S., & Powdthavee, N. (2015). Trust and Happiness: Comparative Study Before and After the Great East Japan Earthquake. Social Indicators Research, 123 (3), 919–935.

You Y., Huang Y., Zhuang Y. (2020). “Natural disaster and political trust: A natural experiment study of the impact of the Wenchuan earthquake”, Chinese Journal of Sociology, 6 (1), 140-165.

 

 

Paylaş: